Küresel dalgalanmalar günümüz ekonomisini etkiliyor ve Türkiye bu titreşimlerle nasıl başa çıkacağını değerlendiriyor. Ekonomi gazetecisi Sadi Özdemir, dünya ekonomisini sarsan gelişmelerin Türkiye üzerindeki etkilerini Ensonhaber için ele aldı. Aşağıda, onun öne çıkardığı başlıklar üzerinden konuştuklarımızı sadeleştirilmiş ve yeniden ifade edilmiş bir dille bulacaksınız.
1- ALTIN FİYATLARINDAKİ YÜKSELİŞ HAKKINDA ŞEFFA GÖRÜŞ
Altın fiyatlarının yükselişinin ardında küresel dengelerin sarsılması yatıyor. ABD liderliğindeki politikaların değişmesiyle risk algısı arttı ve para birimlerinde güven yerine değer saklama araçlarına yöneliş güç kazandı. Merkez bankaları da bu dönüşümü destekler nitelikte altına yönelimi artırdı. Özellikle dolar yerine güvenli liman arayışının altın talebini yükselttiğini söylemek mümkün. Gelecek hareketler, jeopolitik riskler, ekonomik kararlar ve tahvil piyasasındaki değişimler ile şekillenecek.
Altınla ilgili öngörü için net bir öngörü vermek zor olsa da, Trump’ın politikaları ve küresel ticaret alanında atılan adımlar ile altın talebinin yönü halen belirginleşiyor. Olası senaryolarda altın yükselebilir veya baskı altında kalabilir; ancak dünya çapındaki yatırımcılar için altın önemli bir güvenlik limanı olmaya devam ediyor. Ayrıca Rusya-Ukrayna çatışması gibi dinamikler de kısa vadede altını etkileyen unsurlar arasında.
2- KONUT PAZARINDAKİ REKORLAR
Ekonomik zorluklar sürse de konut sahibi olmak için geleneksel istek sürüyor. Fiyatlar yüksekte olsa da talepler artışını sürdürüyor ve toplam konut satışları önemli bir hacme ulaştı. Çoğu satış ikinci el konutlardan geliyor; birinci el konutlar ise maliyet yüksekliği nedeniyle payını azaltıyor. Risiko ve kredi koşulları yükselişe etki ediyor, ancak tasarruf finansmanı gibi devlet destekli mekanizmalar konut alımını kolaylaştırıyor. Deprem sonrası başlatılan konut seferberliği ve sosyal konut projesiyle arz esnasında üretimin canlı kalması dikkat çekiyor. Böylece konut sektörünün büyüme payı korunurken, kiralık konut stoku da zaman içinde artabilir.
3- OTOMOBİL SATIŞLARI VE KREDİ SİSTEMİ
Otomobil pazarında da benzer bir tablo görülüyor; krediler sınırlı olsa da tasarruf finansmanı ile ikinci el araç alımları güçleniyor. Bu mekanizmayı kullananlar, araçlarıyla ev gibi büyük yatırım kararlarını da karşılayabilir hale geliyorlar. Milli gelir göstergesi olarak otomobil satışlarındaki yükseliş, halkın refah seviyesinin arttığını gösteren bir işaret olarak yorumlanıyor. Elektronik eşya ve mobilya gibi diğer tüketim kalemlerinde de sahiplik oranının artması, genel refahın yükseldiğini gösteriyor.
4- KRİPTO PARALAR VE DİJİTAL PARA GELİŞİMLERİ
Kripto para dünyası, regülasyonların netleşmesiyle daha güvenli bir yatırım alanına dönüştü. Merkez bankaları tarafından desteklenen dijital para projeleri ise kayıt ve emisyon süreçlerini iyileştirmeyi hedefliyor. Regülasyonlar sayesinde kurumsal yatırımcılar ve fonlar kripto ürünlerini daha güvenli ve ulaşılabilir olarak görüyor; Bitcoin ve Ethereum gibi ana akım dijital varlıklar için güven artıyor. Ayrıca dijital paralar ve merkez bankası destekli dijital para birimleri, finansal sistemi daha şeffaf ve izlenebilir kılmayı amaçlıyor.
5- DOLAR/TL VE YURTİÇİ REZERVLERİN DURUMU
Türk Lirası karşısında doların konumu, uluslararası para politikalarının etkisiyle dalgalanıyor. Merkez bankalarının güvenli rezerv olanakları, altın ve dolar rezervlerini dengeli bir şekilde kullanmayı sağlıyor. Uzun vadede, doların rezerv para olarak hâle geldiği yargısı sürüyor olsa da dengelerde değişimler yaşanabilir. Türkiye’nin orta vadeli politikalarıyla birlikte, enflasyon ve faiz arasındaki ilişki kurda istikrar için belirleyici rol oynuyor. Yüksek rezervler ise kur risklerini hafifletici bir sigorta görevi görüyor.
6- BÖLGESEL PİYASALAR VE BIST 100
İç dinamikler borsanın yönünü belirliyor: siyasi gelişmeler, ekonomi politikalarının değişmesi ve enflasyon ile faiz oranlarındaki hareketler doğrudan etkiliyor. Kurlar dalgalı olduğunda yatırımcılar için baskı artıyor; altın ve kripto gibi varlıklar da rekabet haline geliyor. Yatırımcılar için kısa vadeli hareketler dikkat çekici; uzun vadeli bakış için ise sabır ve doğru analizler daha belirleyici oluyor.
7- YATIRIMCILARA ÖNERİLER
Risk toleransına göre çeşitli seçenekler uygulanabilir: altında güvenli liman ihtiyacı olanlar, Türk Lirası ve sabit getirili enstrümanlar ile fonlar üzerinde duranlar için uygundur. Yurt içi ve yurt dışı fonlar, yüksek potansiyele sahip olsa da dikkatli bir portföy dağılımı gerektirir. Uzun vadeli yatırımcılar için hisseler ve bazı tematik fonlar alternatif olarak değerlendirilebilir; risk sevenler için kripto ve bazı yüksek volatil varlıklar da portföyde yer bulabilir. Her durumda, yatırım kararları kendi danışmanlarıyla yapılacak analizler sonrası verilmelidir.
News
